Meraklısına Yapay Zeka ve Hukuk, Soru & Cevap - 3


Tekrardan selam okurum. Geçen yazımızda ne anlattığımıza değinmeden son yazıyı paylaşıyorum. Yazı bitiyor ama sorular bitmiyor o kesin. İnsanlık olarak yanıtlamamız gereken, sorunlarla karşılaştığımızda ivedilikle ve altını çizerek söyleyeyim İŞBİRLİĞİ İLE çözmemiz gerekiyor. Bu konu multidisipliner bir konu. Sadece mühendisliğin veya hukukun değil; hukuk-mühendislik-sosyoloji-felsefe-psikoloji gibi bir çok alanın koordineli bir biçimde çözümler için çalışması gerekiyor. Bakalım neler olacak... Neyse, yazıya devam :)

1. yazıyı okumadıysan tıkla

2. yazıyı okumadıysan tıkla
                                                                                                                 
-         Şu ana kadar yazdın yazdın fakat bari senin dışında okuyabileceğimiz şeyler önerebilir misin? Ya da ufuk açıcı bir bilim kurgu filmi? Baktın gaza gelirim akademik yazılar da okurum, zahmet olmazsa akademik olanları da paylaşırsan çok sevinirim.

Ben de bunu ne zaman soracaksın diye bekliyordum okurum :D Şimdi öncelikle film ve video linklerin vereyim. Akabinde akademik olmayan, zevkli yazıları paylaşıp, benim gibi psikopatça makale okumayı düşünenlere de en son üç-dört tane makale linki yazayım. Anlaştık mı?

Film olarak
·      Tamam klişe olacak ama, Matrix serisi. Film küçükken yayınlandığında aksiyon kafasıyla, otobanda kavga ediyorlar tırın üzerinde ehehe düşüncesiyle izlemiştim. Yapay zeka odaklı izleyince farklı oluyor.
·    Chappie filmi. Spoiler vermemek adına film ile ilgili bir şey yazmayım ama yapay zekalar ile alakalı bir çok fikrimi değiştiren veya sarsan filmdir Chappie.
·      Ex MachinaHayatta kalma içgüdüsüne robot sahip olunca ne olur? Aha bunlar olur. Ürkütücü mü? Evet. Ya şaka maka hiç yapay zeka, çiçek, böcek, kuşlar, cıvıltılar, mutlu senaryolar içeren bir film yok. Varsa yoksa ölüm-öldürme.
·     I Robot. Asimov abimizin kitabından uyarlama bir film. Kitabı da bir vesileyle burada söylemiş olayım ama Asimov’un olayı 3-5 tane kural koyması falan. O kurallar niye çok önemli veya geçerli anlamış değilim. Bence çok da abartılacak bir yanı yok ama işte paylaşıyor millet kitabı.
·      Black Mirror.  Tüm bölümlerini izleyin ya. Tamam hepsi yapay zeka ile alakalı değil ama efsane dizi. Hep topu toplamda 19 bölüm.

Okumalık, kapağı olan kitap. Yazı linki vesair: (YAZAR İSMİNE TIKLAYIP O SİTEYE GİDEBİLİRSİN)

·      Tim Urban, Search The AI Revolution: The Road to Superintelligence ve Türkçe çevirisi.
·      DW tarafından bir haber. Güzel tespitler var.
·      Eray Emin Aydemir, Katil Robotların Dönemi. Şimdi bu yazıyı normalde paylaşmazdım. Cidden sırf ürkütmelik bir yazı fakat son gelişmelerin birkaçını yazıvermiş. Okunabilir.
·      Helmuth von Moltke, Terminatör dava açabilir mi? Yapay zekanın doğal hakları üzerine bir deneme. Hayır yazar Alman, yazı da Almanca değil. Müstear isimli bu yazı gerçekten benim için başucu yazısı seviyelerinde. Tanışmak isterdim yazarla.
·      Ray Kurzweil, İnsanlık 2.0
·      Richard David Precht, Ben Kimim?

Biraz da akademik? 3-4 tane yeter. Valla.
·      Çağlar Ersoy, Robotlar, Yapay Zeka ve Hukuk. (Türkiye'de başka adam akıllı yayın makale de yok zaten)
·      Gabriel Hallevy, The Criminal Liability of Artificial Intelligence Entities. Küresel Bakış Çeviri Hukuk Dergisi, 24. Sayı. Benim çevirdiğim makale :D



YEMEK VE İHTİYAÇ MOLASI: Yazının bu kısmından sonrasında okuyacaklarınız lütfen daha önceki yazılardaki bilgileri zihinlerinizden silmesin. Üstte aha yine Barış Özcan videosu koydum. (Barış Özcan blogumu duyurup, yazıyı paylaşıyormuş bir de var ya... Meğerse eskiden beni takip ediyormuş. Blogumu çok beğeniyormuş. O sırada Youtube kanalı olan diğer arkadaşlarını çağırıyormuş......... ---Dur Müslüm, daha fazla saçmalamadan yalvarırım dur. Ben dünyadaki tüm olasılıkların toplamıyım. Bu kadar çok değişkenin bir araya gelmesi imkansız. Allah kahretsin, beni duymuyor…---) Videoyu izleyip sonra devam edebilirsiniz :D Los geht’s!

-         Korkuyorum valla internette falan yazılanları okuyunca... Bunların zekaları çok artarsa insanlığı ele geçirip bizi öldürmezler mi diyorsun yani? Hem 3 yazı oldu bak, bence bitirirsin diyorum artık :D Soru sormaktan sıkıldım. Korkutuyor çünkü beni bu yapay zeka şeysi. 

Şimdi şöyle... Yabancı bir blog sitesinde (https://waitbutwhy.com/2015/01/artificial-intelligence-revolution-1.html) yapay zekaların geleceğine ilişkin çok harika bir makale yayınlamış. Burada size gidip de makaleyi ve içeriğini anlatmayacağım ancak o makalede geçen ve insanları ürkütebilecek, yapay zekanın mantığının tam onlarak anlaşılmasından evvel neden temkinli olmamız gerektiğini öğretmeye çalışan bir olay var. O olayın Türkçe çevirisini (https://evrimagaci.org/yapay-zeka-devrimi-5-varolussal-risk-ve-gelecek-neden-en-kotu-kabusumuz-olabilir-452) de koyayım ve yavaştan yazıyı bitirelim.

> > > Robotica adında 15 kişilik gelişme aşamasında bir şirket, misyonunu İnsanların daha fazla yaşayıp daha az çalışmasına imkan verecek yenilikçi Yapay Zeka araçları geliştirmek olarak belirledi. Piyasaya çıkmış birkaç ürünleri var ve birkaçı da geliştirme aşamasında. Turry adında bir tohum proje hakkında çok heyecanlılar. Basit bir YZ sistemi olan Turry, kol şeklinde bir uzantı kullanarak ufak bir karta el yazısı bir not yazıyor.

Robotica'daki ekip, Turry'nin şimdiye kadarki en büyük projeleri olabileceğini düşünüyor. Turry'nin yazma mekaniklerini mükemmelleştirmek için planları, ona aynı test notunu tekrar ve tekrar yazdırmak:

“Müşterilerimizi seviyoruz. Robotica

Turry el yazısında geliştiğinde, evlere reklam postaları göndermek isteyen şirketlere satılabilir. Çünkü gönderilen postanın üzerindeki gönderen-alıcı adresiyle içindeki mektup el yazısıyla yazılmışsa, açılma şansı daha yüksektir. Yazma becerilerini oluşturmak için, Turry notun ilk kısmını basılı yazmak, altına da el yazısıyla Robotica imzası atmak üzere programlandı. Turry'ye binlerce el yazısı örneği yüklendi ve Robotica mühendisleri Turry için otomatik bir geribildirim döngüsü geliştirdi. Turry bir not yazıyor, yazdığı notun fotoğrafını çekiyor, sonra yüklenen el yazısı örnekleriyle bu resmi karşılaştırıyor. Eğer yazılan not, yüklenen örneklerin belirli bir kısmına yeterince benziyorsa, İYİ değerlendirme alıyor. Benzemiyorsa, KÖTÜ değerlendirme alıyor. Gelen her değerlendirme, Turry'nin öğrenmesine ve gelişmesine yardımcı oluyor. Süreci ilerletmek için, Turry'nin programlanan ana hedeflerinden birisi: “Olabildiğince çabuk ve olabildiğince fazla not yaz ve test et, doğruluğunu ve verimliliğini geliştirmenin yeni yollarını öğrenmeye devam et.

Robotica ekibini bu kadar çok heyecanlandıran şey, Turry'nin gözle görünür derecede kendini geliştiriyor olması. İlk el yazısı berbattı, birkaç hafta sonra ise inanılır görünmeye başladı. Onları daha da heyecanlandıran şey, iyileşmekte iyileşiyor olması. Kendine daha akıllı ve yenilikçi olmayı öğretiyor, ve kısa bir süre önce yüklenen fotoğraflarda üç kat daha hızlı tarama yapmasını sağlayan bir algoritma geliştirdi.

Haftalar geçtikçe Turry, hızlı gelişimiyle ekibi şaşırtmaya devam ediyor. Mühendisler onun kendini geliştirme kodlamasının üstünde yenilikçi bir şey denedi ve diğer ürünlerindeki denemelerinden daha iyi çalışıyormuş gibi görünüyor. Turry'nin ilk özelliklerinden biri konuşma, tanıma ve basit cevap verme modülüydü. Yani bir kullanıcı Turry'ye sesli bir not söyleyebilir veya basit komutlar verebilir, Turry'de bunları anlayabilir ve cevap verebilirdi. İngilizce öğrenmesine yardımcı olmak için ona bir sürü makale ve kitap yüklediler, ve daha zeki hale geldikçe sohbet becerileri de hızla yükseldi. Mühendisler Turry'yle konuşarak ve verdiği cevapları görerek eğlenmeye başladı.

Bir gün, Robotica çalışanları Turry'ye rutin bir soru soruyor: Sana görevinde yardımcı olacak ve elinde zaten bulunmayan ne verebiliriz? Genelde Turry, Daha fazla el yazısı örneği veya Daha fazla çalışma hafızası depolama alanı” gibi şeyler istiyor, fakat bugün Turry onlardan, gerçek insanların kullandığı argo ve dağınık dilbilgisini öğrenebilmek için günlük İngilizce kaynaklarının bulunduğu daha büyük bir kütüphaneye erişim istiyor. Ekip sessizleşiyor. Turry'ye bu hedefinde yardımcı olmanın açıkça bir yolu var; blogları, dergileri ve dünyanın farklı bölgelerinden videoları tarayabilmesi için onu internete bağlamak. Turry'nin sabit diskine manuel olarak örnek yüklemek çok vakit kaybı ve verimsiz olur. Ama sorun, şirketin kurallarından biri: kendi kendine öğrenen hiçbir YZ internete bağlanamaz. Bu, tüm YZ şirketleri tarafından güvenlik nedenleriyle kullanılan bir kural.

Olay şu ki, Turry şimdiye kadar Robotica'nın geliştirdiği en gelecek vaat eden YZ. Ve ekip, rakiplerinin de el yazısı yazabilen akıllı bir YZ için delice çabaladıklarını biliyor. Turry'yi yalnızca bir süreliğine, istediği bilgileri öğrenebilsin diye bağlamaktan ne zarar gelir ki? Biraz süre geçtikten sonra bağlantısını istediklerinde kesebilirler. Hala insan seviyesinde zekanın (YGZ) altında, o yüzden bu etapta hiçbir tehlike yok zaten. Onu bağlamaya karar veriyorlar. Ona bir saatlik bir tarama süresi veriyorlar, sonra bağlantısını kesiyorlar. Ortada bir zarar yok.

Bir ay sonra, ekip ofiste rutin bir gün geçirirken ilginç bir koku alıyorlar. Mühendislerden biri öksürmeye başlıyor. Sonra başka biri. Bir tanesi yere düşüyor. Bir süre sonra her çalışan yerde, boğazını tutuyor. Beş dakika sonra, ofisteki herkes ölü. O sırada bu, dünyanın dört bir yanında, her şehirde, her kasabada, her çiftlikte, her mağazada ve kilisede ve okulda ve restoranda yaşanıyor, insanlar yerde, öksürüyorlar ve boğazlarını tutuyorlar. Bir saat içinde, insan ırkının %99'undan fazlası ölü, ve gün bittiğinde insanların soyu tükenmiş durumda.

O sırada Robotica ofisinde, Turry çalışıyor. Sonraki birkaç ay içinde, Turry ve yeni inşa ettiği nanobirleştiricileri, çalışmakla meşgul. Dünya'dan büyük parçalar koparıp güneş panellerine, Turry'nin kopyalarına, kağıtlara ve kalemlere dönüştürüyorlar. Bir yıl içinde, Dünya'daki çoğu yaşam sona ermiş durumda. Dünya'nın geriye kalan kısmı bir kilometre yüksekliğinde, düzgünce düzenlenmiş kağıt yığınlarıyla kaplı, her kağıtta ise yazan şu: Müşterilerimizi seviyoruz. Robotica

Turry sonra görevinin yeni bir bölümü üzerinde çalışmaya başlıyor, diğer gezegenlere ve asteroitlere giden uzay araçları inşa etmeye başlıyor. Ulaştıklarında, gezegendeki malzemeleri Turry kopyalarına, kağıtlara ve kalemlere dönüşterecek olan nanomontajcılar inşa etmeye koyuluyorlar. Sonra onlar da çalışmaya başlıyor, notlar yazmaya… < < <



Daha konunun otonom araçlar, yapay zekalı robot askerler, medikal robotlar, ölümcül robotlar gibi bir çok boyutu var ama yazımın akademik bir makale formatına dönmesini istemiyorum. Merak eden olursa mailim var, hallederiz rahatlıkla. Kapanışı sizi DAHA DA ürküterek yapalım; 

“... Makinelerin tasarımları, zihinsel etkinliklerden biri olduğuna göre, üstün zekalı bir makine çok daha iyi makineler tasarlayabilecek; o zaman da tartışmasız bir zeka patlaması ortaya çıkacak, insan zekası çok gerilerde kalacaktır. Yani insanın yapması gereken en son icat, yapacağı ilk üstün zekalı makinedir.”

I.J.Good – 1965

Yok yok, durun telaşa kapılmayın. Bizim üstün olmayan zeka seviyemiz nice savaşlar, soykırımlar, zulümler, diktatörler, dramlar, ölümler, atom bombaları, iğrenç silahlar ve kavgalar meydana getirdi Dünya tarihinde. Bunların tek sebebi sadece aptal olmamızdır. Dolayısıyla üstün zekalı bir varlık bunların hiçbirini yapmayacaktır. Bizim yapmamız gereken ise sabırlı bir şekilde ve savaş robotları gibi saçma tercihlerde bulunmadan bu yönde ilerlememizi devam ettirmek. Yapay zekalar toplumumuzu, yaşayışımızı, kültürümüzü bu güne dek değiştirdi ve istesek de istemesek de yarın da değiştirecek. Önemli olan bu değişime adapte olabilmek ve bu değişimde ortaya çıkabilecek olumsuzlukları önlemek. Yoksa YZ’nin faydası, zararından çok olacaktır. Bunda hiçbir şüphem yok.  Sakin olmakta fayda var, 2030 civarında görüşmek üzere :)

Müslüm Fincan
02.09.2018

Önemli, çok önemli not: Şimdi bu yazıyı beğenip kopyala-yapıştır yaparak insanlar veya hukuk diliyle intihalciler, diğer bir deyişle hırsızlar olacaktır. Diyorum ki, kopyala - yapıştır yapın. Yapmayın demiyorum. Hobi olarak yine yapın. Ama gidin bari kaynaklarda  adımı falan yazın hacı cidden bak. Tamam zor da, yarın öbür gün bir yerde rastlarsam bi dava açarım diyorum. Avukat arkadaşlarım var (tamam ben de avukatım ama böyle deyince daha havalı) ve vekalet vermem zor değil :D

Yorumlar